Böbreklerin fonksiyonlarında herhangi bir sorun olup olmadığını gösteren, böbrek yetmezliği gibi durumlarda başvurulan teste GFR testi denilir. GFR, kanı süzerek zararlı maddelerin vücuttan atılmasında görevlidir. Detaylı bilgi yazımızda.
Glomerüler Filtrasyon Hızı anlamına gelen GFR, bir dakika içerisinde süzülen kan miktarını göstermektedir. Kandaki zararlı maddelerin vücuttan dışarı atmasına yardım etmektedir. Sağlıklı kişilerde GFR referans aralığı 90 ve üstüdür. Yaş, cinsiyet, vücut kitlesi, gebelik, kullanılan ilaçlar, beslenme biçimi GFR’yi etkilemektedir. Böbrekte varsa hasarın, böbrek fonksiyonunun ölçüsünü belirler ve rahatsızlıkların tanısı için tedavi seçeneği belirler.
Glomerüler filtrasyon hızı, böbreğin süzme kabiliyetini gösterir. Kanda bulunan kreatinin düzeyini, yaş, cinsiyet gibi faktörleri de göz önüne alarak hesaplanır.
EGRF olarak da bilinen GFR, böbreklerin işlevlerini yerine getirip getirmediğini göstermektedir. Böbrekler kanı filtreleyerek fazla su, elektrolit ve atıkların idrarla vücuttan uzaklaştırmasında görev alır. Böbreklerin görevlerini ne kadar gerçekleştirebildiğini, birim zamanda filtrelenen kan üzerinden değerlendirilmektedir. Glomerüller tarafından böbreklerde süzme işlemi gerçekleştirilir. Böbrek fonksiyonlarının düzeyini ölçmek, kronik böbrek yetmezliği hastalığın evresini belirlemek amacıyla GFR testi gerçekleştirilir.
EGRF için sağlıklı bireylerde 90 ve üzeri değerler normal kabul edilmektedir. 60’ın altındaki testler ise herhangi bir rahatsızlığın olduğuna işaret edebilir. 15’in altında olması durumunda böbrek yetmezliğine işaret edebilir.
60-89 değerleri arasında EGRF testi teşhis için yeterli değildir. Böbrekte hasar olduğu anlamına gelmektedir fakat kesin sonuç için ek tetkiklerden yardım alınmalıdır.
Değerde azalma olduğunu belirlemek için kişide en az 3 ay boyunca 60 ve altında EGFR düşüklüğü tespit edilmesi gerekir. Değerler doktor tarafından incelenmeli ve hasar tespiti doktor tarafından gerçekleştirilmelidir.
Böbrek yetmezliğinde en önemli belirtilerden birisi EGRF testidir. Akut hastalıkların neden olduğu geçici düşüklükler de olabilmektedir. 3 ay gibi uzun süre içerisinde devam eden düşüklüklerde böbrekte hasarda şüphelenilmektedir. Böbrek yetmezliği, akut ya da kronik glomerülonefritler, böbrekler meydana gelen kanserler ve üriner sistem enfeksiyonları düşüklüğe neden olabilmektedir. İdrarda protein kaçağından şüphelenilir ve enfeksiyonlar için araştırma gerçekleştirilir.
Böbrek hastalıklarından şüphelenilen kişilerde tanı testleri yapılır. Bu testler arasında tıbbi görüntüleme teknikleri bulunur. Bu sayede azalmaya neden olan durum tespit edilir. Azalmaya neden olan durum sonucunda tedavi süreci başlar.
Glomerüler filtrasyonunun normalden daha hızlı olması, idrar yollarında tıkanıklık yaşanması, böbreklerin idrar tutamaması, iyi bir şekilde filtrasyon yapılmaması gibi birçok nedenden kaynaklanabilir. Diyabet hastalarında meydana gelen bazı komplikasyon nefropati takibinde yüksekliğe, böbreklerin hasar gördüğü sonucuna varılabilmektedir. Büyüme, hamilelik gibi faktörler de büyümeye sebep olabilmektedir.
Yükseklik ve düşüklükte doktorun teşhisi ve tedavi yöntemi belirlemesi önemlidir.
Böbreklerde hasar meydana gelmesi, farklı böbrek hastalığı tespit edilmesi durumunda glomerüller olması gerekenden daha az kan süzer. Yeteri kadar kan süzülmemesi vücutta zararlı toksinlerin birikmesine neden olur. Böbrek fonksiyonlarının bozulmasıyla kanda üre, kreatinin gibi tehlikeli ürünler artar. Kişide zaman içerisinde halsizlik, eklem ağrısı, idrar miktarında azalama, kaşıntı gibi şikayetler meydana gelir. GFR testi böbreklerde hasar meydana gelmiş mi? Hasarın boyutu nedir? gibi soruları değerlendirir. Böbrek fonksiyon takibinin yapılması için öncelikle önerilen durumlar şunlardır:
Bazı belirtiler görüldüğünde test istenmektedir. Testin istendiği durumlar ise şu şekildedir: