Yeni doğan bebeklerin 2. haftadan sonra aniden ve periyodik bir şekilde şiddetli ağlama atakları geçirmesine kolik denir. Hemen her bebekte meydana gelen bu nedensiz ataklar bazı yöntemlerle rahatlasa bile geçmesi 1 yaşına kadar uzayabiliyor. Peki, ebeveynler için oldukça gergin ve stresli olan bu anlarda ne yapılmalı?
Bazı yenidoğan bebeklerde 2. haftadan itibaren hiçbir nedene bağlı olmadan başlayan ve en az 3 hafta devam eden yoğun ve uzun ağlama ve huzursuzluk durumlarına kolik ya da infantil kolik denir. Bilimsel bir kanıtı olmamasına karşın erkek bebeklerde daha sık görülür. Bu ataklar günün herhangi bir saatinde görülebilse de sıklıkla akşam 7-8 saatlerinden sonra veya gecenin ortasında gerçekleşebilir. Bebeklerde bu durum 2. haftadan itibaren başlayarak 6. ay veya 1 yaşına kadar devam ederek kendiliğinden sonlanır. Bu aşamada yenidoğan bakımına ek bir stres yükleyen ataklar çoğu zaman ebeveynleri zorlayabilir.
Bebeklerde kolik neden olur? Sorusunun yanıtı henüz net olarak kanıtlanmamıştır. Bilimsel araştırmalar devam etmekle birlikte bu duruma neden olabilecek bir dizi faktörün olduğu tahmin edilir. Bu etkenler ise şu şekilde sıralanabilir:
Kolik bebek belirtileri genellikle akşam saatlerinde yoğunlaşarak artar. Aynı saatlerde görülen semptomlar; 3 haftadan fazla, 3 günden çok ve 3 saati aşan ağlamalar ile gelişebilir. Ağlamanın yanı sıra oluşan, bebeklerde kolik belirtileri genel olarak şu şekilde sıralanabilir.
Kolik tanısı için doktor, bebeği muayene ederek anne ve babasına çeşitli sorular yöneltir. Bu aşamada ebeveynlerin çocuktaki belirtileri açık ve detaylı bir şekilde dile getirmeleri önemlidir. Hekim fiziki muayenede bebeğin boy, kilo ve baş çevresine bakarak akciğer ve kalp seslerini dinler. Bebeğin uzuvlarını kontrol eder. Enfeksiyon riskine karşı kızarıklık ve iltihaplanma olup olmadığına bakar. Anormal bir durum olmadığı sürece kolik teşhisi için test yapılmasına ihtiyaç duyulmaz.
Bebekte oluşan aşırı gaz kolik sancılarına neden olur. Bu yüzden bebek normalden daha fazla ve uzun süre ağlayabilir. Bebekleri ve ebeveynleri uykusuz ve kaygılı yapan bu atakları bertaraf edici bazı yöntemler bulunur. Ancak bazı bebeklerde işe yarasa da her bebekte aynı etkiyi sağlayamayabilir. Kolik sakinleştirici bazı yöntemler şu şekilde sıralanabilir:
Bazı durumlarda ne yapılırsa yapılsın bebek sakinleşmeyebilir. Bu yüzden sakin kalarak sürecin geçmesi beklenmelidir. Yeni bir yöntem denemek için ise belli bir süre sonrası uygun olacaktır.
Yenidoğan kolik bebeklerin sakinleşmelerinde ritmik sesler etkili olabilir. White noise denilen bu seslerin genellikle bebeğin anne rahmindeki duyduğu seslerle benzerlik gösterdiği için sakinlik verdiği düşünülür. Bu seslerden en yaygın olanları şunlardır:
Bu seslerin yanı sıra, anne veya babanın ninni söylemesi veya internette de rahatlıkla bulunabilen özel bebek ninnileri de mevcuttur.
Bebeklerde kolik tedavisi için hedeflenen, bebeğin bazı uygulamalar ile rahatlamasını sağlamak ve ebeveynlerin bu durumla başa çıkmalarına yardımcı olacak çözümleri bulmalarına destek olmaktır.
Kolik, belirli bir süre sonra kendiliğinden geçse de, aileler huzurlu bir bebek için çeşitli yollara başvurabilirler. Farklı birçok yol olmasına karşın bu çözümlere her bebek değişik tepkiler verebilir. Bu yüzden aileler işe yarayanı bulana kadar deneme yapabilirler. Evde yapılan çözümlerin yanı sıra doktor tavsiyesi ile yapılabilecek bazı yöntemler ise şu şekilde olabilir:
Bebeğe yapılan sakinleştirme yöntemlerinin işe yaramadığı durumlarda hekim tavsiyesi ile bebek için beslenme değişiklikleri uygulanabilir. Emziren annenin; süt ürünleri, yumurta, buğday veya kuruyemiş gibi alerjik besinleri içermeyen diyet yapması önerilebilir. Ayrıca lahana, soğan ve kahve gibi gaz yapıcı besinlerinde diyetten çıkarılması bebek için yardımcı olabilir.
Bebeği yatar değil dik pozisyonda beslemek ve beslenme sonrası sık sık geğirmesini sağlamak rahatlamasını sağlar. Sindirim sistemindeki gazı da doktorun önerdiği bazı bacak ve karın hareketleri yaptırılarak dışarı atması karın ağrısını hafifletir. Biberon kullanımında ise kolik bebeklere özel dar ağızlı biberon bebeğin ağzından az hava girmesini sağlar. Bu sayede bebekte daha az gaz oluşur.
Bazı bebeklerde ise bağırsak ve gaz hareketliliği fazla olabilir. Hekim bu durumlarda bebek için probiyotik (bağırsak düzenleyici) damla veya bitkisel özlü gaz damlaları önerebilir.
Bazı kişiler hekime danışmadan kulaktan dolma bilgilerle bitki çayı ve benzeri bitkisel karışımları bebeğe içirmek isteyebilir. Bu kesinlikle yanlış bir uygulamadır. Hatta bebeğe yayar sağlayalım derken zarar verilebilen bir durum olabilir. Bu yüzden kolik bebeği olan ailelerin kesinlikle doktor tavsiyesi dışında bir ilaç veya benzeri bir takviyeyi bebeğe vermemeleri gerekir. Ebeveynlerin bu sorunun geçici olduğunu düşünerek motive olmaları sürecin daha sağlıklı yönetilmesini sağlar.
Dilerseniz bu konu ile ilgili videomuzu izleyebilirsiniz.